Expression of salivary LINC01206, LINC01209, LINC01994, and ABCC5-AS1 may serve as diagnostic tools in laryngeal cancer
Access
info:eu-repo/semantics/restrictedAccessDate
2022Author
Aktan, ÇağdaşKüçükaslan, Ali Şahin
Cengiz, A. Buğra
Demirci, Mehmet
Sunter, Volkan
Baygül, Arzu
Dalmızrak, Ayşegül
Ünlü, Özge
Yiğit, Özgür
Çakır, Burak Ömür
Metadata
Show full item recordAbstract
Çalışmanın amacı: lncRNA'ların, memelilerde bakteriyel enfeksiyona karşı bağışıklık tepkisinin önemli bir epigenetik düzenleyicisi olarak görev yaptığı görülmektedir. Ancak enfeksiyon sırasında yalnızca patojenik veya faydalı potansiyel sergileyen bir lncRNA henüz tanımlanmamıştır. Üstelik, ekspresyonu belirli bir patojene yanıt olarak değişen spesifik lncRNA'ların olup olmadığı veya lncRNA'ların esas olarak farklı stres uyaranlarına karşı temel hücresel bağışıklık yanıtlarında yer alıp almadığı hala tam olarak bilinmemektedir. Bu çalışma, larenks kanseri hastalarında tükürük lncRNA'ları ile tükürük bakteriyel patojenleri arasındaki ilişkiyi değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Yöntemler: LINC01206, LINC01209, LINC01994 ve ABCC5-AS1, laringeal karsinomalı 35 hastanın ve 25 sağlıklı kontrolün tükürük numunelerindeki 13 aday lncRNA arasında analiz edildi. Hem ifadeleri hem de oral bakteri üyelerinin kantitatif miktarı (Rothia mucilaginosa, Streptococcus spp., Prevotella oris, Veillonella dispar, Neisseria subflava ve Peptostreptococcus stomatis) qPCR kullanılarak analiz edildi. Bu lncRNA'ların ve bakteriyel patojenlerin tanısal biyobelirteçler olarak yararlı olup olmadığını belirlemek için bunların klinikopatolojik ve demografik özelliklerle ilişkileri analiz edildi. Bulgular: Çalışma grubu kontrol grubu ile karşılaştırıldığında LINC01206, LINC01209, LINC01994 ve ABCC5-AS1 ekspresyonu sırasıyla 2,84 kat, 2,33 kat, 4,46 kat ve 2,27 kat daha düşüktü (p < 0,05). Tükürükteki bakteri DNA miktarı açısından gırtlak kanseri ile kontrol grupları arasında anlamlı bir fark bulunamadı (p > 0,05). Sonuç: Bu sonuçlar larenks kanserinin altında yatan moleküler mekanizmaya yeni bakış açıları sağlayabilir ve lncRNA/mikrobiyom uygulamaları gelecekte larenks kanseri gelişimini önlemek için yeni ve alternatif bir yöntem oluşturabilir. Purpose of the study: lncRNAs appear to act as an important epigenetic regulator of the immune response to bacterial infection in mammals. However, a lncRNA that only exhibits pathogenic or beneficial potential during infection has not yet been described. Moreover, it is still not fully known whether there are specific lncRNAs whose expression changes in response to a particular pathogen or whether lncRNAs are mainly involved in basic cellular immune responses to different stress stimuli. This study aims to assess association between salivary lncRNAs and salivary bacterial pathogens in laryngeal cancer patients. Methods: LINC01206, LINC01209, LINC01994, and ABCC5-AS1 were analyzed among 13 candidate lncRNAs in the saliva samples of 35 patients with laryngeal carcinoma and 25 healthy control. Both their expressions and the quantitative amount of oral bacteria members (Rothia mucilaginosa, Streptococcus spp., Prevotella oris, Veillonella dispar, Neisseria subflava, and Peptostreptococcus stomatis) were analyzed using qPCR. To determine whether these lncRNAs and bacterial pathogens are useful as diagnostic biomarkers, their association with clinicopathological and demographic characteristics was analyzed. Results: When the study group compared with the control group, expression of LINC01206, LINC01209, LINC01994, and ABCC5-AS1 were 2.84-fold, 2.33-fold, 4.46-fold, and 2.27-fold lower, respectively (p < 0.05). In terms of the amount of bacteria DNA in saliva, no significant difference was found between the laryngeal cancer and the control groups (p > 0.05). Conclusion: These results may provide novel insights into the molecular mechanism underlying laryngeal cancer and lncRNA/microbiome applications may constitute a new and alternative method to prevent development of laryngeal cancer in the future.